Mavi düşten yelesi olan bir kısrak olabilsem
Buluttan sürülmüş yağmur kokan avuçlarının ortasında
Dolu dizgin bir kovalamaca oynasam
Yakalasa beni gözlerin,
Gök kubbeden bir damla olup düşerken
Dumanı az, kederi bol pencere pervazındaAnne danteli, ince perdelerine sinen güneş olsam ya da
Saklasam seni dünyanın çirkin yüzüne bakan camların ayazından
Bakabildiğin tek çiçek olan kaktüsün yanına dirseklerini dayayınca
Hani dudakların bir oğlan çocuğu gibi kıvrılınca
Nefesin buğu olup öpse ya harbersizce
En acıyan senli yalnızlığımı.Biraz özlemden kalmayım yine
Affet!
Başımda amansız bir ağrı
Utanmadan yarışıyor
Göğsümün sen sahibi sızısıyla
Ondan, ne olsam şaşıyorum mısralarımdaAh,
Gülüşü güneş, avuçları yağmur kokulum.
Sen olsan, ben ne dilersen olurum senin yanında.
YOU ARE READING
Kara Kalem
Poetryİçimdeki paslı parmaklıklardan firar etti bugün kelimeler. Kirli havayla bayram etti körpe ciğerleri, mavi göğe yenik düştü düşleri. Bereli parmaklarıyla, kırık kalemleri vardı bir tek. Yazdıkları asla silinmedi. Sonra kara kalemini çıkarttı içimdek...