Sevmeyi bilmeyen satırlara şair olmuş kadın.
Sevilmekten anlamayan şiir olmuş adam.
Öpmüş kadın;
Elmacık kemiğinin pembesinden, sakallarından firar etmiş yanağının ince çizgisinden.
Siyah gözlerine selam etmiş önce.
Sonrada minik bir tebessüm çalıp dudaklarından;
Elveda demiş.Sevmeyi bilmeyen adamı şiir etmiş kadın.
Satır satır, dize dize ezberlemiş.
Arada bir iki de kelime eklemiş.
Sevmek demiş ince iş, en incesinden hem de...
Kırılmış ince parmakları, dökülmüş gözyaşları kime ne!Sevmeyi bilmeyen satırlara şair olmuş kadın.
Sevilmeyi tatmamış hiç.
Yazmış, karalamış her seferinde baştan başlamış.
Başından sonuna, noktasından virgülüne kadar tek tek bağrına basmış.
En baştan yazıp yazıp silmiş.
Sonunda adamı bile ezberlemiş.Santim santim, satır satır zikretmiş.
Ama yetmemiş!
Şair olmasına olmuş kadın ama şiir olmaya becerememiş.
YOU ARE READING
Kara Kalem
Poetryİçimdeki paslı parmaklıklardan firar etti bugün kelimeler. Kirli havayla bayram etti körpe ciğerleri, mavi göğe yenik düştü düşleri. Bereli parmaklarıyla, kırık kalemleri vardı bir tek. Yazdıkları asla silinmedi. Sonra kara kalemini çıkarttı içimdek...